Değerli okuyucularım; bugün yaklaşık üç hafta süreceğini planladığım  yeni bir yazı dizisine başlıyorum. 
               
Yazımın adı: M. Kemal ATATÜRK’ün izinden yeniden Anadolu’yu  keşfetmek; 
 
Öncelikle şunu ifade edeyim ki bu çalışmalarımı hazırlarken  pek çok arkadaşımdan destek aldım. 
 
Bu yazımın devamında da desteğin devam edeceğini umuyor ve de  bekliyorum. 
 
Anadolu’da neyi arayacağım: 
 
Ülke çapında yapılan tüm araştırmalarda iki konuya duyulan  kaygı ön plana çıkıyor. 
 
1) Hayat pahalılığı. 
2) İşsizlik  
 
Ben toplumun bu kaygılarını Anadolu’da arayacağım. 
 
Şimdi bu yazı dizisini hazırlarken pek uzmanın paylaştığı  bir konudan söz edeceğim. 
 
Ülkemizin gıda konusunda dış ülkelere bağımlılığı…  
 
Bu konuda Sayın Barış Doster’in 6 Mayıs günü Cumhuriyet  gazetesindeki bir yazısını paylaşacağım 
 
 Bir zamanlar kendi kendini besleyebilen yedi ülkeden biri  olan Türkiye, şimdi 126 ülkeden, 133 çeşit tarım ve hayvancılık ürünü ithal  ediyor.  
 
İthal ettiğimiz ürünler arasında, arpa, saman, patates, soğan,  mercimek, fasulye, kavun, karpuz var. 
 
İthalat yaptığımız ülkeler arasında Kanada, Mısır, İsrail, Suriye,  Çin, Meksika, İran, Şili var. 
 
16 Kasım 2017 tarihinde Fransa’nın eski bir tarım bakanına  Fransız tarımına yaptığı katkı nedeniyle devlet nişanı vermiştir. Sözümüz ders  alacak olanlaradır. 
 
Bu yazı dizimin amacı Anadolu’muzun ve olağan üstü  zenginliklerinin tek başına Hollanda, İsviçre, Belçika, Fransa ve İtalya’nın  üretiminden daha fazla potansiyel taşıdığını kanıtlamaktır. 
 
Şimdi sizlerle bana bu yazı dizisinde katkı veren ve her  birisi tarımsal kalkınmada uzmanlaşmış dostlarımdan söz edeyim. 
 
  
 
Sayın Hüseyin Öklem, gerçek Anadolu tarım uzmanı Sayın  Tuncer Beybağa, hidro politik akademi başkanı Sayın Dursun Yıldız, Dünya  gazetesinin tarım yazarı Sayın Ali Ekber Yıldırım ve Bütün Dünya dergisinde çok  etkili yazıları ile ülkemizin petrol uzmanı Sayın Necdet Pamir’e teşekkür ediyorum. 
 
Sözünü ettiğim bu uzman dostlarımın görüşlerini, yorumlarını  ve yazılarını önümüzdeki yazımda paylaşacağım. 
 
Bu arada hayat pahalılığı konusunda (üretim bölgesi Akdeniz  bölgesinde) fiyatların büyük kentlere göre, mesela İstanbul ile kıyaslarsak yaklaşık  yedide biri olduğunu görebiliriz. Bir de yıllar boyu üretici ile tüketici  arasına musallat olan aracı ve tefecilerden kurtulabilsek. 
 
 Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün Türk köylüsü  için söylediği sözler, Atatürk Orman çiftliği mucizesi, Atatürk’ün  Kooperatiflere olan katkıları ve bir zamanların mucizesi Köy Enstitülerinin  uykudan uyandırılması ve bu büyük devrimi yeniden hayata geçirmek konularında  desteklerinizi bekliyorum. 
            ÇOK ÖNEMLİ NOT: Sayın Osman Akbaşak son  yıllardaki yazılarımı topladı. İlgilenen dostlarım şuradan ulaşabilirler: 
              http://www.osmanakbasak.com/ 
          Konuklarim/Orhan_Ayber/Orhan_Ayber_Yazilar.html            |