Geçtiğimiz günlerde,  Büyük Millet Meclisi’nde siyasi partiler terör ile ilgili görüşlerini açıkladılar. Beklerdim ki, siyasi partilerin hepsi bir araya gelsinler de; vatanın bölünmez bütünlüğü için kahramanca mücadele eden güvenlik güçlerimize parlamentodan, hükümetten ne gibi destekler sunabilirler, onu tartışsınlar...

300'den fazla şehit verdik, her birinin hikâyesi adeta bir kahramanlık destanı. Peki ne konuşuldu?.. Terör zirvesinde, her parti başkanı karşısındaki siyasi partiyi suçladı. Ülkemi en kritik günlerinde yöneten bu partilerin hepsinden utandım!

Kurtuluş Savaşı günlerinde Kuva-yı Milliye Ordularının onbaşısı Halide Edip'in "Tanrı Türkleri ateşle imtihan ediyor." sözünü hatırladım: Acaba diyorum; tarihimizin bu en karanlık günlerinde -kim bilir belki de aydınlığa en yakın günlerimizde- Tanrı, Türkleri bu dört partinin genel başkanları ile de mi imtihan ediyor?!

Türkiye, dış siyasetinde köklü değişiklikler arayışına girdi... 

Bir süredir, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin; doğrudan, dolaylı, gizli ya da açık olarak, köklü bir dış politika arayışına girdiğini gözlemliyoruz. Sayın Davutoğlu, İran ile yaptığı görüşmeler hakkında herhangi bir açıklama yapmadı. İran ile önemli ticari anlaşmalar yapıldığı doğru, ancak İran'ın koyu kırmızıçizgileri vardır; örneğin İran, Suriye'nin ulusal bütünlüğü konusunda asla taviz vermez.

Ayrıca Irak Merkezi Hükümeti ile de alt düzeyde görüşmeler sürüyor. Fakat  Irak Merkezi Hükümeti'nin bize güvenini sağlamak oldukça zor. Bu arada Mısır'la da temaslar sürüyor, CHP bile parti heyetini gönderdi. İktidarın "Müslüman Kardeşler", ana muhalefet partisinin ise "darbeci general saplantısı" nedeni ile ilişkiler iki taraflı askıya alınmıştı. Neyse ki CHP geri adım attı ve oraya da bir heyet gönderdi.

Sayın Ahmet Davutoğlu'na bir önerim var:
Türkiye Cumhuriyeti, ülkemize yüz milyarlarca dolar zarar veren bu sorumluluğu üstlenmez. Zamanı geldiğinde bir suçlu bulunacaktır ve muhtemelen o, siz olacaksınız. Uzun yıllar dış işleri bakanlığı, sonra da başbakanlık yaptınız ve hatırlatmalıyım ki göreve geldiğinizde çevre ülkelerimizle hiçbir sorunumuz yoktu. Öncelikle Rusya'dan gelişmeler:

1. Rusya Parlamentosu üst kanadı Federasyon Başkanı Valentina Matviyenko, "Türk tarafı uçağımızı vurmanın sorumluluğunu alırsa, buzları eritmeğe hazırız." dedi.
2. Rusya Dış İşleri  Bakanlığı sözcüsü Zaharova, Rusya ve Türkiye gerginliğinin "geçici" olduğunu söyledi.
3. Gazprom'un Türk Akımı hakkındaki yeni açıklaması...
4. Bazı Türk turizm şirketlerinin faaliyetlerine izin verilmesi...
5. Geçtiğimiz gün Foça'da gerçekleştiği gibi, iki tarafın askeri uzmanlarının karşılıklı görüşmeleri...

Sayın Davutoğlu; Sayın Cumhurbaşkanı da hazır ABD'de iken, Rus meslektaşın Medvedev'i bir ziyaret et. Bak ilişkilerde nasıl da ilerleme olacak... İllâ "özür" kelimesini kullanmaya da ihtiyacın yok, geri kalanı da Türkiye'nin jeopolitiği çözer.

Ya Türkiye'nin dış politikadaki başarısızlığının sorumlusu olursun, ya da Rusya ilişkilerinin ve son zamanlardaki sorunların düzeltilmesinin mimarı ve kahramanı olursun tercih senin...