10 Temmuz 2015
Sayın Kılıçdaroğlu’nun yüzde 60’ı

Sayın Kılıçdaroğlu son zamanlarda bu orana kafayı taktı. AKP’ye oy vermeyen yüzde 60 oyu kastediyor şüphesiz. 
Gerek Meclis Başkanı seçiminde, gerekse iktidar oluşumunda sürekli yüzde altmış oranı göreve davet ediyor. CHP, MHP ve HDP’nin meclisteki çoğunluğunu iktidar alternatifi olarak görüyor.

O zaman biz de şu yüzde altmış oyda neler varmış bakalım yüzde 60 ın içinde;
•    Doğu ve Güneydoğu’da silah baskısı ile özgür iradeleri teslim alınmış milyonlar var, 
•    Cumhuriyet hükümetlerinin bile çözemediği feodal yapının toprak ağalarının bu kez bölgede silah zoruyla teslim alınması sonucu marabanın verdiği yaklaşık bir milyon oy var,
•    Aşiret reislerinin teslim alınması ile gasp edilen milyonlarca oy var,
•    Sahte şeyhlerin müritlerinin oyları var,
•    Kandildeki eşkiyanın devlete meydan okuyan iradesi var,
•    İmralı'daki adamın Türkiye aleyhine ülkeyi bölme iradesi var,
•    Vatansız sözde sosyalist geçinenlerin HDP'yi barajı aşsın diyerek verdiği oylar var,
•    Türk ordusunun yurtsever ve en seçkin amiral general ve subaylarına (ABD'nin talimatıyla) kumpas kurarak Türk ordusunun çökertilmesine, gücünü kaybetmesine ve Ege'deki pek çok adamızın yitirmemize sebep olan Fethullahçı örgütün gerek doğrudan muhalefetteki partilere gerekse bağımsız adayları destekleyen yaklaşık bir milyon oyları var o yüzde 60’ın içinde,
•    Devleti kuran partinin meclis başkanı adayını oy verirsek bize dinsiz derler diyen profesör kılıklı gibi düşünenlerin oyları var,
•    Türkiye'nin bölünmesi için güçlerini birleştiren Mossad, CIA, M15, M16 ve BND gibi gizli servislerin oyları var,
•    Şüphesiz ki; yurtsever, vatanına sadakati ölçüsüz yüksek olan milyonlarca ulusalcı, Kemalist ve Atatürkçü oylar da var.

Şimdi sormak isterim Sayın Kılıçdaroğlu'na: "Bu yüzde 60 oydan bir siyaset projesi çıkar mı?

Yine de Evet diyorsanız sizin yapmanız gereken şeyi benim söylemek haddime düşmez. Söylemesi gerekenler ise bir gün mutlaka söyleyeceklerdir.

Şimdi bu parlamentonun gerçeklerine gelelim: 
•    Bu parlamentonun oluşumundan bir koalisyon zor çıkar.
•    Bu koalisyon kurulabilse bile uzun süre yürümesi daha da zor olur.
•    Bir şekilde yürüse bile ülke sorunlarını çözmede yetersiz kalır, sorunlar daha da büyür.
•    Seçimi yenilemek sonucu değiştirmez daha fazla kaos yaratır.

O zaman yapılması gereken tek şey var: Bu meclisten partiler üstü bir hükümet çıkarmak. Bunun için 276 yiğit milletvekiline ihtiyaç vardır. Milletvekili sıfatını kazanabilmek için ülkenin bütünlüğü için yemin eden ve bu yemine sadakati olan 276 milletvekiline ihtiyacı var bu ülkenin. Aksi  taktirde bu dört partinin başkanları ile ülkemiz ekonomik sosyal, kültürel çözülmeyi durduramazlar ve ülkenin bütünlüğünü sağlayamazlar.

Benim bu önerimin dünyada çok örnekleri vardır. Ancak bunlar yazının sınırlarını aşar. Size sadece birinci meclisin Mustafa Kemal Atatürk’e verdiği yetkiyi anımsatmak isterim. O sayede ülkemiz o zor dönemi aşarak kurtuldu ve sizler o sayede varsınız. Hadi sizleri tarihe geçirecek bir fırsat var önünüzde. Çocuklarınıza ve torunlarınıza anlatacak bir destanınız olsun. Vatanı kurtarmak için bize sunulan pek çok ikbalden vazgeçerek Türkiye’yi büyük bir badireden kurtarma şansını yakaladık dersiniz. Şimdi bu teklifime gülenler çıkabilir. Ben bu yazımı bir yıl sonra yine yayınlayacağım bakalım o zaman da gülebilecek misiniz?