06 Eylül 2014
İç politikada CHP kurultayı dış politikada NATO zirvesi

Eylül ayı Kurtuluş Savaşımız'ın kutsal günleri. Büyük Taarruz, Dumlupınar ve 9 günde İzmir'e ulaşan kahraman ordumuz, başta Mustafa Kemal ve komutanlarımız olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizin önünde saygıyla eğiliyorum.

Bu arada Türk ulusunun bu büyük zaferini hazırlayan irade 1919 4 Eylül Sivas Kongresi'nde oluşmuştu. Bu kongrede alınan bazı kararlar ise şöyleydi: 

1) Milli sınırları içinde vatan bölünmez bir bütündür, parçalanamaz.
2) Kuvay-ı Milliye'yi tek kuvvet tanımak ve milli iradeyi hâkim kılmak temel esastır.
3) Manda ve himaye kabul olunamaz.
4) Aynı gaye ile, milli vicdandan doğan cemiyetler, 'Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” adı altında genel bir teşkilat olarak birleştirilmiştir.

Bu teşkilat Kurtuluş Savaşı'nı yönetmiş 9 Eylül 1923 yılında Cumhuriyet Halk Fırkası adını almıştır. 
Bugünkü Cumhuriyet Halk Partisi'nin esas kurtuluş tarihi 4 Eylül 1919 tarihidir ve Sivas Kongresi'dir. Dünyaya verilen mesaj ise 'Ya İstiklal Ya Ölüm.'

CHP'yi kuran irade, 1920'lerin Türkiye’sinde emperyalist işgalin üniformalı güçlere karşı ulusalcı bir direnişidir.. Bugün ise üniformasız işgaline karşı direnenler ise ulusal yurtsever, Kemalistlerdir ancak Yeni CHP'nin içinde bu güçler itilip kakılmakta, dışlanmaktadır.

Yaşamının en önemli bir bölümünü CHP içinde geçiren bu yazarın şahsi gözlemini ifade ediyorum: “Ulusalcı, Kemalist yurtseverlerin yönlendirdiği CHP muhalefeti Sorosçuların, bölücülerin, tarikatçıların, Atatürk düşmanlarının hâkim olduğu bir partinin iktidarından, ülkem için çok daha yararlıdır”

Dış politikada ise 
NATO'nun İngiltere'deki toplantısı 
NATO ülkelerinin yapacağı bu toplantıda  en kritik ülkeler Türkiye ve Almanya. 
Bu toplantıda temel konular Rusya'ya karşı yaptırımlar. Rusya'yı çevreleyen NATO'ya üye ülkelerin silahlandırılması ve Rusya'ya ekonomik yaptırımlar ile Ortadoğu'da İslam devletine karşı uygulanacak politikalar olacağını varsayıyoruz.
Bu yazı yayınlanmadan önce NATO toplantısı sona erecek. Ancak ben risk alıyorum. NATO toplantısında neler olabileceğini yazmaya çalışacağım.
Önce NATO toplantısı öncesi Uluslar arası basındaki ciddi haberlere bakalım. Ukrayna ile ilgili haberler;

1) Gorbaçov'dan Avrupa'ya uyarı
Eski Sovyetler Birliği'nin son cumhurbaşkanı Mihail Gorbaçov, Avrupa'da savaş ve kan dökülmenin eşiğine gelindiğiyle ilgili olarak uyarıda bulundu.

Alman haber ajansının bildirdiğine göre, Gorbaçov, Ukrayna konusunda Avrupa ve Rusya arasında yaşanan gerginliklere temas ederek, Batılı ve Avrupa ülkelerini, Ukrayna meselesini askeri ortama dönüştürmemeleri hatırlatmasında bulundu. 83 yaşındaki usta siyasetçi Gorbaçov, Ukrayna meselesinin askeri alana çekilmesi halinde Avrupa'nın kan gölüne dönüşeceği uyarısında bulundu.
Bu arada Avrupa Birliği'nin Ukrayna krizi nedeni ile Rusya'ya ek yaptırım için çalışmalara başlaması, birlik içinden bazı ülkelerin tepkisine neden oldu. Macaristan, Kıbrıs Rum Kesimi ve Slovakya ek yaptırımlara karşı olduklarını açıkladı.
AB liderleri dün yaptıkları toplantıda Avrupa Komisyonu ve Dış Eylem Servisi'ni görevlendirerek bir hafta içinde ek yaptırımların hazırlanmasını istedi. Galler'de 4-5 Eylül'de yapılacak NATO zirvesi sonrasında AB'nin ek yaptırımları değerlendirmesi bekleniyor. AB'nin yeni yaptırımları mali enstrümanlar, petrol ve doğalgaz teknolojileri, çift amaçlı ürünler ve askeri-teknik işbirliklerini içerecek.

2) BBC Türkçe haberler:
'Rusya doğrudan ve açıkça saldırıyor'
Ukrayna Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko da, Rusya'yı "doğrudan ve açıkça" ülkesine saldırmakla suçladı. Kiev'de bir harp akademisinde konuşan Ukrayna lideri, hükümet güçlerinin son günlerde aldığı yenilgiler nedeniyle Ukrayna ordusunda önemli değişikliklere gidileceğini de belirtti. Ukrayna Savunma Bakanı Valery Heletey de Facebook sayfasında "Rusya ile büyük bir savaş içinde olduklarını" ve "binlerce insanın bu savaşta ölebileceğini" yazdı. Bakan Heletey aynı zamanda ayrılıkçı militanları yendiklerini ve bu nedenle Rusya'nın geniş çaplı bir istilaya başladığını belirtti.

Şangay işbirliği örgütü 
NATO'ya karşı gözdağı vermek için hakiki mermilerle yapılan ve yeni nesil uçaklarının kullandığı manevralar, ekonomik bir örgütün silahlı bir yapıya  dönüşmesinde geçiş dönemi olarak yorumlanabilir.

Sonuç: Bir taraftan ekonomik ve enerji ihtiyacı nedeni ile Rusya’ya bağımlı olmak, siyasi ve askeri olarak batıya bağımlı olma dönemi sona erecek. Bu toplantı dış politikamız için bir kırılma noktası olacak.

TÜRK SİYASETİNİN YOL AYRIMI
Ukrayna’da kalıcı barış ufukta görünmüyor. Çok kan aktı. Rus yanlıları ile batılı güçler arasında çekişme devam edecek.

Batılı güçlerin Ukrayna’yı bütün olarak kazanması için Türkiye’nin NATO, ABD ve AB tarafında yer alması şarttır. Rusya’nın ise ulusal çıkarları ve ulusal güvenliği için Türkiye’nin tarafsızlığına ihtiyacı vardır. Türkiye bugüne kadar her iki tarafı da idare etti. Bugünkü NATO toplantısı ile Türkiye yerini belli etmesi için zorlanacak bir tarafta siyasi, ekonomik, askeri kurumlarımızla batılılar, diğer tarafta ise enerji, ticaret, turizm ve müteahhitlik hizmetleri ile Avrasya. Bizi bu tercihe zorlarlarsa işimiz çok zorlaşır. Şimdi ABD’nin ne yapacağının izlerini takip edelim. ABD’nin en önemli siyasi kulübü olan dış ilişkiler konseyinin önemli kişilerinden biri olan Stephen Larrabee’nin bir gazeteye yaptığı söyleşiden bazı alıntılar:

Soru; Türkiye’nin Çin ile silah anlaşması girişiminin Washington’da büyük bir rahatsızlık yarattığı söyleniyor bu konuda düşünceleriniz?
Larrabee; Bu aslında bir karar değildi. Bir niyetti. Çin savunma teknolojisi  almak için  yaptığınız girişim bizim için büyük bir endişe nedeni olmuştu ama artık böyle bir durum yok. çünkü Türkiye Çin’den silah ALMAYACAK..

(Orhan Ayber’in yorumu: Daha birkaç gün önce Türkiye bu ihaleyi yılsonuna kadar uzatmıştı. Amerikalının yanıtındaki ifade bir öngörü mü, bir talimat mı yoksa Türkiye’ye gözdağım.)

Larrabee’ye sorulan ikinci soru ise Tayyip Erdoğan’ın Şanghay işbirliğine yönelmesini nasıl yorumluyorsunuz?

Larrabee; Erdoğan’ın doğuya kaydığını hiçbir surette söyleyemem!
(Orhan Ayber’in yorumu: Türkiye’nin Cumhurbaşkanı’nın yol haritasını siz mi yapıyorsunuz? İnsanın aklına kötü şeylerde gelmiyor değil. Hani sizler bütün ülkeleri dinler onları çıkarlarınız için kullanırsınız ya işte öyle şeyler.)       
        
İşte bu kritik NATO toplantısından sonra Türkiye’nin dış politikalarında köklü değişiklikler olacaktır. Ayrıca NATO toplantısının IŞİD (yeni adıyla İslam Devleti) boyutunu ise önümüzdeki yazımızda ele alacağız.

Birde bu toplantıda Sayın Erdoğan, Gülen’in iadesini isteyecekmiş. Gülen cemaatini CIA’nın iade edeceğini hiç sanmıyorum. Cemaatin Afrika’da Amerika İslam’ını yaymak gibi çok önemli görevi var.